Son on yıldır gökbilimciler eskiden kozmos hakkında bildiğimizi sandığımız birçok şeyi çürüten bir gizemle uğraşıyorlar; Evrenin Büyük Kısmı Kayıp. Bir zamanlar evrende iki maddenin ağırlıkta olduğunu düşünüyorduk: Normal ya da “baryonik” madde ve ışığa karşı saydam olan ve varlığını yalnızca yerçekimiyle hissettiren görünmez “karanlık” madde.
Doksanların sonunda kozmologlar umulmadık bir sürprizle karşılaştılar: Evrenin büyümesi, içindeki maddenin kütle çekimsel sürtünmesinden ötürü yavaşlaması gerekirken giderek hızlanıyor. Bunun kanıtı, dünyadan milyarlarca ışık yılı uzaklığında olan galaksilerdeki uzak süpernova patlamalarından geliyor. Bunlar, kozmik genişlemeyle ilgili eski modellere göre olması gerekenden daha cılız görünüyor.
Bundan sorumlu fenomene “karanlık enerji” deniyor ve çok şaşırtıcı ama bu enerji , evrenin % 70’ini oluşturuyor. Hiç kimse karanlık enerjinin tam olarak ne olduğunu bilmiyor ama keşfin belki de en ilgi çekici, hatta korkutucu yanı, karanlık enerjinin artıyor gibi gözükmesi. Yaklaşık 7,5 milyar yıl öncesine kadar büyüme yavaşlıyordu, sonra karanlık enerjinin gücü kütle çekimini alt etti ve büyüme yeniden başladı.
Bazı tahminlere göre karanlık enerjinin artışı; bundan milyarlarca yıl sonra karanlık enerjinin çok güçlenip galaksilerin, yıldızların, hatta tek başına madde parçacıklarının bile ayrışmasına yol açabilir ve böylece evren bir “Büyük Yırtılma” ile sona erebilir.
Kaynak: How It Works