E=mc²

0

Albert Einstein‘ın kütle ve enerji arasındaki bağlantıyı kuran ünlü denklemi E=mc² , fizik dünyasını kökten değiştirdi.

Bilim tarihinin en ünlü denklemlerinden biri hiç şüphesiz 1905’te ortaya konan, Albert Einstein‘ın E=mc2 denklemidir. Einstein bu formülü ortaya koyduğu çalışmasında daha önce bağımsız olarak düşünülen iki şeyi, kütle ve enerjinin arasındaki bağlantıyı gösterdi.

Özel görelilik kuramı uzayın, zamanın, madde ve enerjinin nasıl meydana geldiğini basit bir şekilde açıklıyor. Einstein bu denklemi bulduktan sonra çalışmaya devam etti ve içine yer çekimini de ekledi. Bununla beraber genel görelilik kuramını da ortaya attı. İki teori de günümüzdeki birçok modern teknolojinin var olmasını sağladı. En basit örnek, GPS navigasyon sistemi.

Bu basit ama temel denklemde üç bileşen var. Enerji (E), kütle (m) ve ışık hızı (c). Bize kütlenin enerjiye dönüşebileceğini, yani küçücük bir kütleden inanılmaz boyutlarda enerji elde edilebileceğini gösteriyor. Doğada bu olayı elektron-pozitron imhası olarak görüyoruz. Bir elektron ve anti parçacığı pozitron çarpıştığında ikisi de yok oluyor ve ortaya iki yüksek enerji yüklü gamma ışını fotonu çıkıyor. Maddeden ışık böyle elde ediliyor.

Daha da ilginci, bu denkleme göre enerjiden kütle elde edilebiliyor olması. Örneğin, kütlesi olmayan iki foton, yeteri kadar yüksek enerjiyle çarpıştırılırsa ortaya bir elektron-pozitron ikilisi çıkabiliyor. Yani ışıktan madde elde edilebiliyor. Kütle ve enerji arasındaki bu ilişkinin bir başka örneği de iki hidrojen atomundan helyum elde etmek. İşte yıldızlara ışığını veren ve çok uzun bir süre boyunca parlak kalmalarını sağlayan şeyin altındaki fizik kuralları böyle çalışıyor.

E=mc² Nedir?

Enerji (E)

Her şeyin enerjisi var. Bu, net bir gerçek. Masanızın üstünde duran kalemin de bir enerjisi var ve bu enerjinin miktarını Einstein‘ın ünlü denklemini kullanarak bulabiliriz. Çok az kütlesi olan küçücük bir maddeden inanılmaz boyutlarda enerji elde etmek mümkün, ne de olsa ışık hızının karesi çok büyük bir rakam!

Kütle (m)

İster nükleer füzyon, ister nükleer imha olsun, kütle fiziksel formundan ayrılıp bir enerji formuna dönüştürülebiliyor. İkinci Dünya Savaşı’nı bitiren atom bombasını bu fizik kuralını kullanarak icat ettiler. Önce konsantre bir kütleyi aldılar, nükleer füzyonla parçaladılar ve ortaya dev bir enerji patlaması çıktı.

Işık Hızı (c)

Kütle ve enerjinin arasındaki bağlantı ışığın hızının, yani saniyede 300 milyon metrenin karesi. Büyük Hadron Çarpıştırıcısı ile çalışan fizikçiler, bu hızlarda ilerleyen parçacıkları izleyip maddenin enerjiye, enerjinin maddeye dönüşümünü gözlemliyorlar.

Kaynak: All About Space

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


Bu web sitesi deneyiminizi geliştirmek için çerezleri kullanır. Bununla iyi olduğunuzu varsayacağız, ancak isterseniz vazgeçebilirsiniz. Kabul etmek Mesajları Oku

G-B0ZQSMMP2T